05 Ağustos 2016 Cuma
Türkiye'nin Yeni Yol Haritası
Genç Ufuk Fikir Kulübü Derneği Olağanüstü Genel Kurul İlanı
Kadavra Metodolojisi Ve Şiirin Ölümü
Kur'ân'ı Doğru Anlamada Dil ve Tarih Bilgisinin Önemi
Soğuk Değil Ölüm Üşütüyor
Yasin Naci'ye Veda
Tam üç hafta oldu Yasin Naci Ağaroğlu şehit olup aramızdan ayrılalı. 15 Temmuz gecesi Ankara’da vatanına milletine sahip çıkmak için en önde koşup Genel Kurmay önünde helikopterden açılan ateş sonrası şehit oldu Yasin.
O gece sadece Yasin değil pek çok vatan evladı bedenlerini kurşunlara, tanklara siper ettiler. Bizler için kendilerini feda edip şehadet makamına eriştiler inşaallah.
Böyle zamanlarda şehitlerimizin hikayelerini öğrenip etkileniyoruz hepimiz, ama bir süre sonra etkisini kaybediyor yaşadığımız acılar. Ben o geceye kadar, Yasin’in vefat ettiği haberini alana kadar ölenlere Allah rahmet eylesin demekten öteye gidemeyen, onlar için biraz üzülen ama an gelip de yine de unutan biriydim. Ama o gece ilk kez tanıdığım bir insanın şehadet haberini alınca anlamıştım bugüne kadar kaybettiğimiz onca insanın acısını. İnsan tanıdığı birini kaybedince anlıyormuş bazı acıların gerçekliğini.
Ankara Hukuk ‘ta son sınıf öğrencisiyim. Okulumuzun kalabalık mevcudundan ötürü insanlar pek fazla tanımaz birbirini. Birçok insan şehadet haberiyle tanıdı Yasin Naci’yi. Benim içinse Yasin bu kalabalık okulda tanıma şansını bulduğum nadir güzel insanlardandı. Birinci sınıftan beri ara sıra görüp selamlaşmanın ötesinde son sınıfın ilk dönemi aldığımız seçmeli derste daha iyi tanımıştım Yasin’i. Efendi duruşu, sakin yapısı ve güleryüzüyle çok iyi bir insandı Yasin. Haziran ayında bir sınav çıkışı karşılaşıp ayaküstü konuşmuştuk, sınav sonuçlarını ve mezuniyeti heyecanla bekleyen arkadaşımı son görüşümmüş meğer. Temmuz ayında mezuniyet öncesi son sınavı için geldiği Ankara’da Rabbim ona en büyük sınavı kazanmayı ve şehitlik makamını nasip etti. Bizlere de onun hatıraları kaldı.
Ertesi gün naaşını almaya gelen ailesini ziyaret eden arkadaşlarım şu mesajı paylaşmıştı “Öncelikle Naci isminin mealinin kurtarılmış olduğunun müjdesini aldık. Öyle inanmışlar ki -inanmışlar için elem yoktur- annesi Peygamber Efendimiz bu acıyı 6 kez yaşadı benimki de acı mı diyor. Elhamdülillah. Sonra oğlunu kaybetmişliğinin acısını bir kenara koyup olayların büyümeme nedeninin Suriyelilere yardım etmemiz olduğunu söylüyor ve ekliyor: Suriyeliler Iraklıları istemezdi sonrasında başına bu felaketler geldi. Allah bize onlar yüzü suyu hürmetine yardım etti.” bu yazıyı okuyunca insanların halis niyetlerle yaptığı şeylerin karşılıksız kalmayacağını anladım. Ailesi oğullarına kurtarılmışlardan olması için Naci ismini vermiş ve sonunda Rabbim Yasin Naci’yi kurtarılmışlardan eyledi. Subhanallah!
Ve bugün 5 Ağustos 2016’da fakültemizde Yasin Naci Ağaroğlu’nu anma programı düzenlendi, o programın sonunda arkadaşımızın kanının son damlasına kadar mücadele ederek hak ettiği diploması ailesine verildi ve ismi sınıfımız A202’de yaşatılmaya başladı. Allah bu konuda emeği geçen herkesten razı olsun.
Bizler ne Yasin Naci’yi ne de arkasında bir sürü hikaye bırakan şehitlerimizi unutmayacağız! Rabbim şehitlerimizin başta aileleri olmak üzere tüm sevenlerine sabır versin. Galip olan Allah bizlere arkadaşlarımızı, kardeşlerimizi, ağabeylerimizi, ablalarımızı kaybetmemize neden olan tüm hainlerin kahrolduğu günü görmeyi nasip etsin! Lütfen başta kardeşimiz güzel insan Yasin olmak üzere şehitlerimizi Fatihasız bırakmayalım. Allah herkesten razı olsun.