22 Haziran 2018 Cuma
Türkiye'nin Yeni Yol Haritası
Genç Ufuk Fikir Kulübü Derneği Olağanüstü Genel Kurul İlanı
Kadavra Metodolojisi Ve Şiirin Ölümü
Kur'ân'ı Doğru Anlamada Dil ve Tarih Bilgisinin Önemi
Soğuk Değil Ölüm Üşütüyor
Yasin Naci'ye Veda
Cumhuriyet rejiminin din karşısındaki tavrı ile doğan Müslüman tepkisi bizi bugünlere getirdi. Evet Prof.Dr.Necmettin Erbakan ile başlayan ve 16 yıllık Ak Parti hükümetleri ile zirve yapan hareketin tam karşılığı belki de bu cümledir.
Tek partili dönemle başlayan İslami kültüre sert yasaklar koyma ve İslamî yaşamı geçerli yaşam alanlarından çıkarma süreci, Cumhuriyet’in sadece telaffuzda kalmasının yanı sıra onu İslamî yaşama elverişsiz bir yönetim şekli gibi gösterdi. Çok partili döneme geçişle baskılar ve yasaklar yavaş yavaş kaldırılmaya ve yumuşamaya başlasa da, Cumhuriyet’in salt telaffuzdan çıkıp fiiliyata dönüştüğü her dönemde art arda inen darbeler halkın adil ve özgürlükçü bir yönetim şekline olan inancını yitirmesine sebep oldu. Sonrasında süregelen yıllar sefalet, ölüm ve kavgadan başka bir şey getirmedi.
Şimdi, yani miladî takvimlerimiz 2018’i işaret ederken dönüp ardımıza baktığımızda; kocaman ve içten bir şükür çekiyoruz. Ezanların Türkçe okudunğu, camilerin ahıra çevrildiği, Kur-an’ı Kerim öğrenmenin/öğretmenin yasaklandığı, Diyanetin madara edildiği, Müslüman olmanın ayıplandığı, başörtüsünün kamusal ve sosyal alanlarda yasaklandığı yıllar, yerini; herkesin kendi dinini özgürce ve istediği gibi yaşayabildiği, ahlak ve özgürlüğün baskı ve zulümleri galebe çaldığı bir Türkiye’ye bıraktı. Demokrasi ve Cumhuriyet, yüzde 99’u Müslüman olan ülke halkıyla büyük ölçüde barıştı.
Cumhurbaşkanımız Sn.Recep Tayyip Erdoğan öncülüğünde 2002 yılı itibariyle başlayan bu barışma süreci; siyasi istikrar, uluslar arası geçerlilik, bölgesel güç olma ve yaşam refahını da beraberinde getirdi. Artık siyasi iradenin doğrudan halk tarafından seçildiği, darbelere cesaret edilemeyecek, milli/manevi değerleriyle örtüşen millet ve devlet bütünlüğünü yakalamış bir Türkiye var.
Allah varlığını daim ve kaim kılsın…
24 Haziran 2018 seçimlerine giderken başta genç kardeşlerim olmak üzere tüm vatandaşlarımızı; istikrardan, bütünlükten, birlikten ve Yeni Türkiye’den yana olmaya davet ediyor yazımı günümüz Türkiye’sinin sayılı aydınlarından Alev Alatlı hanımefendinin cümleleriyle bitiriyorum;
“Niçin AK Parti’ye oy vereceğimin bilinmesini de istiyorum. Çünkü bu seçim AK Parti’den öte Türkiye’nin bekasının oylanacağı bir seçim. Türkiye’nin İslam dünyasındaki duruşunun sorgulandığı bir seçim”
Selam ve muhabbetle…