DOLAR 32,5921 0.24%
EURO 34,8228 0.45%
ALTIN 2.420,84-0,48
BITCOIN 21502140,23%
Ankara
25°

KAPALI

16:54

İKİNDİ'YE KALAN SÜRE

Banner 728x90
Banner 728x90
Metaverse Bağlamında “Her”, “Ready Player One” ve “Matrix Resurrections”un Analizi

Metaverse Bağlamında “Her”, “Ready Player One” ve “Matrix Resurrections”un Analizi

ABONE OL
1 Temmuz 2022 00:46
Metaverse Bağlamında “Her”, “Ready Player One” ve “Matrix Resurrections”un Analizi
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Tek bir yazıda üç nitelikli sinema filminin felsefi analizine girişmek doğru bulunmayabilir. Fakat metaverse bağlamın merkezine yerleştirildiğinde bunun mümkün olabileceğini düşündüm. “Her”, 2013 yılında çekilmiş bir sinema filmi ve Türkçeye “Aşk” şeklinde çevrilmiş. Bu film, içine kapanık bir yazarın bir yapay zekâ sistemindeki sanal bir ses ile yaşadığı aşk ilişkisini anlatıyor. “Ready Player One”, 2018 yılında çekilmiş bir sinema filmi ve Türkçeye “Başlat” şeklinde çevrilmiş. Metaverse kavramı için en izlenebilecek ve ilham alınabilecek film olan bu filmde, sanal bir gerçekliği insanlığın sömürülmesi için kullanan bir oligarşiye karşı mücadele eden bir gencin birtakım arkadaşlarıyla birlikte başına gelenler anlatılmaktadır. “Matrix Resurrections”, ünlü Matrix serisinin 19 yıl sonra 2021 yılında çekilmiş dördüncü sinema filmi ve Türkçeye “Matris Dirilişleri” şeklinde çevrilebilir. Bu filmde, esas itibariyle makinelerin egemenliğinin evrende olumsuz bir deneyime yol açmış olduğu ve vaktiyle yok edilmiş veya engellenmiş insanların yapay zekâ da kullanılarak yeniden piyasaya çıkmaları gereği anlatılmaktadır. Her üç filmde de sadece birer tane ve erkek kahraman vardır: Birincide Theodore Twombly, ikincide Wade Watt ve üçüncüde Neo.

Üç filmi değerlendirmeden önce metaverse kavramının tanıtılıp gerekçelendirilmesinde yarar vardır. Metaverse alanında önde gelen bir yazar olan Wilson J. Davis, 2021 yılında yayınlanmış kitabında metaverse’ün, “dünya çapındaki bireylerin bir ağ aracılığıyla birlikte var olmak, sosyalleşmek ve değer alışverişinde bulunmak üzere bir araya geldikleri, gerçek zamanlı bir sanal alan” olarak tanımlanabileceğini belirtmektedir.[1] Davis, metaverse’e neden ihtiyacın bulunduğunu da, “Pazarlamacılar ve iletişim profesyonelleri metaverse’e dikkat etmelidirler, çünkü sosyal medyanın yarattığı devrime benzer şekilde bütün çevrimiçi etkileşimler, pazarlama ve reklamlar burada gerçekleşecek. Bu nedenle metaverse ile ilgilenmeye ihtiyacınız var” cümlesiyle önce pazarlamacılar, iletişimciler ve sosyal bilimciler açısından gerekçelendirmektedir.[2] Onun analizinden anlaşılabildiğine göre, metaverse gibi insanların ruhsal anlamda rahatlayabilecekleri ve kendi kabiliyet ve isteklerine uygun insanlarla özgür olabilecekleri bir sanal ortam var olmuştur, çünkü 20. yüzyıl içerisinde her çevreden toplumsal merkeze gelmiş insanlar eldeki çeşitliliğe uygun bir demokratik yaşam yaratmayı başaramamışlardır. Siyasal veya dijital toplum kapitalizmi de kendisi açısından bunu yeni bir ekonomik kaynağa dönüştürmüştür.[3] Olumsuz ihtimaller bakımından yaklaşıldığında, tıpkı sosyal medya gibi, metaverse’ü sakıncalı veya zararlı yapabilecek olan, onu yöneten, ona katılan ve onu yayan insanların kolay ve acele para kazanma hırs, telaş ve girişimleri olabilir. Çünkü bir şeyin gereksinim ve gerçek olması başka bir şeydir, onun suiistimali başka bir şeydir.

Aşk veya Her filmi, insan yaşamında her şeyin algısal ve psikolojik olduğu önkabulüne dayanmaktadır. Bunu psikolojik bir hakikat olarak alan filmde insanın siyasal kapitalizmden önceki veya onun etkisi dışındaki algılarının başka olabileceği de göz ardı edilmemektedir. Çünkü filmin kahramanıyla yapay zekâ ürünü ses arasındaki ilişki hem ikincisinin 641 farklı erkekle aşk yaşaması, hem de nihayet işletim sisteminin iptal olması neticesinde olumsuz noktalanmaktadır. Bu film, insan bireyinin yalnızlaşma çağında yapay zekâ ürünleri yoluyla sosyalleşebileceği fikrini güçlendirmiştir. Başlat veya Ready Player One filmi, insan yaşamında her şeyin önce kötüye kullanılabileceğini ve insanların esas itibariyle kötülüğe eğilimli olduklarını, siyasal kapitalizm şartlarında yapay zekânın insanların kaderlerine karar verecek tasarımları üreteceklerini ve bu ürünlerin başında yetkili olan ekiplerin iyi insanlardan oluşmaları gerektiğini anlatmak istemektedir. Filmin kahramanı olan genç yaştaki Wade Watt ve arkadaşları yeni kuşaktan bir grup zeki insan olarak bütünüyle metaverse benzeri bir sanal gerçeklik yaratmış kişinin tabir yerindeyse kusursuz bilgeliğine güvenip inanarak yol alabilmektedirler. Filmin sonunda James Halliday tarafından yaratılmış ve metaverse’ün imgesel ikizi gibi duran sanal dünyanın varlığı reddedilmek yerine onun iyileştirilmesine yönelik bir mesaj verilmektedir. Deneyimli insanlar için genelde araçlar birer amaç olan insanlara kıyasla ikincildirler, ama kimi zaman araçlarda da sorun olabilmektedir.

2021’de çekilip hemen 2022’ye girilirken gösterime girmiş olan Matrix Resurrections ise, önceki iki filmin bir nevi devamı niteliğinde metaverse bağlamından konuşmaktadır. Bu filmde transhümanizm, posthümanizm, posthuman tartışmaları, yapay zekâ, biyoteknoloji ve metaverse bir araya gelmektedir. Filmin ana fikri, makineler çağında enerji kaynakları kıtlığı nedeniyle yapay zekâ ürünü robotların birbirleriyle savaşacakları, insanların böyle bir zamanda ancak komünal, eşitlikçi ve nispeten otoriteryen bir yönetim modeliyle akıllarını ve varlıklarını koruyabilecekleri, evrenin gerçek seçkinlerinin transhumanlar değil de tarihe ve Tanrı’ya inanan ölümlü insanlar oldukları ve ancak dindar insanların ahlaki davranabilecekleri şeklinde özetlenebilir. Bu seride hâlâ Neo’nun Hz. İsa rolünde olduğu fikri korunmakta gibidir. Bu arada bence filmde Z kuşağına da X kuşağının deneyimli ve erdemli olanlarına muhtaç ve mecbur olduklarına yönelik ince bir mesaj verilmektedir. Bu filmin metaverse ile ilgili en ilginç mesajlarından biri şöyle saptanabilir: Kazanç hırsından insanı kurtarabilecek olan ancak tarihsel insani iyiliğin bir göstergesi olarak dindir. Buradaki din Yahudilik, Hıristiyanlık veya İslâmiyet değildir, ama bir din teması dikkat çekmektedir. Ben bu filmi pek beğenmedim, ama bunun nedeni beklentilerle ilgili olabilir ve beğenmemek ondaki mesajları göz ardı etmeye mesnet teşkil edemez. Filmin en önemli mesajı, küresel veya siyasal kapitalizmin insani her şeyi metalaştırarak insanı gitgide yok ettiğidir. Dolayısıyla metaverse insanın belki de kalmış son özerk yeri olan hayal gücünü kirletebilir.

Metaverse’ü iyi veya kötü olarak değil de, önce bir gereksinim ve gerçek olarak kabul etmek gerekmektedir. Şimdiden ondan örneğin arsa satın almak gibi girişimleri de ona değil insanlardan bazılarının hırslarına yormak daha doğru olacaktır. Kötülük yok edilemez, sadece azaltılabilir ve idare edilebilir. Nitekim kötülüğü büsbütün yok etmeye çalışmak da deneyimli insanın işi değildir…

2022 yılının ülkemize ve insanımıza, tüm dünya insanlarına ve geleceğe sağlık, güven, huzur ve mutluluk getirmesini dilerim.

[1] “The Metaverse could be defined as a multi-user real-time virtual space where individuals worldwide can connect via a network, co-exist, socialize and exchange value.” Wilson J. Davis, Metaverse Explained for Beginners: A complete guide to Investing in cryptocurrency, NFT, Blockchain, Digital Assets, web 3 & Future Technologies, Kişisel Basım, 2021, s. 8 (e-kitap).

[2] Davis, Metaverse Explained for Beginners, s. 8.

[3] Davis, Metaverse Explained for Beginners, s. 9-10.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP
İstanbul escort Samsun escort Mersin escort Eskişehir escort