Yenilgi Yenilgi Büyüyen Bir Zafer Vardır!
15 Temmuz 2016 darbe değil Türkiye’yi işgal girişimi.
Bir yanda 36 yıllık bir örgüt başlarında sözde din âlimi, batı uşağı, İslâm düşmanı, nursuz yılan ve sinsice planlanmış, devletin, polisin, askerin önemli mevkilerinde konuşlanmış beynini kiraya vermiş koyunlar…
Diğer yanda VATAN’ını, BAYRAĞI’nı, EZAN’ını ve seçilmiş Cumhurbaşkan’ını müdafaa için saniye düşünmeden bayrakları ile meydanlara akan milyonlar…
Bir de o karanlık gece yaşanırken sesini çıkarmayan ve işgal girişimi geri püskürtüldükten sonra “mecburiyetten” darbe karşıtı gibi gözükenler!
Osmanlı Devleti’nin yıkılmasından sonra, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından itibaren bizi kontrol etmek isteyen modern haçlı ordusu ve bir şekilde üzerimizde olan elleri.
Ne zaman önümüz açılsa, başımıza sadece vatana ve millete hizmet edenler geçse, dış düşmanların desteklediği içimizdeki hainlerin gerçekleştirdiği darbeler ve darbe girişimleri ile durdurulan TÜRKİYE.
Susturulan, boyun eğmek zorunda kalan, elinden bir şey gelmeyen dedelerimiz/babalarımız ve yıllarca içlerinde sönmeyen pişmanlık ateşi…
Milletçe zifiri karanlık bir gece yaşadık.
Hedef Ümmetin umudu, milletin seçtiği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’dı.
Aylar öncesinden hazırlığını yaptıkları bu alçak girişim ALLAH’ın yardımıyla milletimizin dik duruşu, BİR oluşu ile geri püskürtüldü.
Sadece imân dolu göğsü ile “Bayrak inmesin Ezan dinmesin” diye meydanlara akın etti milyonlar!
Meclisimiz bombalandı.
Şehrin içinde tanklar halkı ezdi.
Tepemizde helikopterlerle ateş açıldı.
F-16’lar halkı korkutmak için alçak uçuş yaptı.
Vatan söz konusu olunca bu milleti Kim? Nasıl? Ne ile korkutabilir ki!?
Korkmadık! Yılmadık!
Yıllarca susmuş olan bu halk ve darbeyi görmüş yaşamış büyüklerimizin evlatları, torunları “bu sefer boyun eğmeyeceğiz!” dedi.
Bebeğinden, çocuğuna, gencinden, yaşlısına, çarşaflısından, engellisine, erkeğinden, kadınına Al bayrağını alan namusunu müdafaaya abdestini aldı kefeni ile çıktı meydana…
Dünya tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir direnişle “ÇANAKKALE GEÇİLMEZ!” diyen ecdadımızın yüzünü kara çıkarmadık tüm Dünya’ya “TÜRKİYE GEÇİLMEZ!” dedik.
Yaptıkları fantastik filmlerde bile böyle bir mücadeleyi tasavvur edememiş olan haçlılara, mevzu bahis Vatan, Bayrak, Ezan olunca tüm farklılıklarımıza rağmen nasıl “BİR” olunur “İRİ” olunur “DİRİ” olunur dersi verdik.
Bundan sonraki süreçte birlik ve beraberliğimizden en ufak bir taviz vermeden safları sıklaştırmak en mutlak görevimizdir.
Bu millet’e tekrar İstiklâl Marşı yazdırmayan Rabbim’e şükürler olsun.
“Âsım’ın nesli diyordum ya… nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu çiğnetmeyecek.”
ALLAH’ın selâmı ve rahmeti üzerimize olsun…
News