Her insanın yaşadığı topluma karşı görevleri bulunmaktadır. Özellikle aydınlara, toplumun zor süreçlerden geçtiği dönemlerde çok önemli görevler düşmektedir. Toplumu doğru bir şekilde bilgilendirmek ve ona gerçeği göstermek aydın olmanın ötesinde bir vatandaşlık görevidir.
Toplumsal hayatta gerçekleşen olay ve olguları doğru okumak ve buna göre pozisyon almak, tarihin hiçbir döneminde bu kadar önemli olmamıştı. Teknolojinin bireye sunduğu imkânlar sayesinde, bireyler toplumsal hayatta daha çok etkili olmakta ve ona aktif bir şekilde yön vermektedir.
Şimdi İstanbul Beşiktaş’ ta meydana gelen ve toplumu derin bir şekilde etkileyen kanlı terör olayını masaya yatıralım:
Öncelikle bu terör olayı güvenlik güçlerini dolaysıyla seçimle iş başına gelen mevcut hükümeti açık bir şekilde hedef almıştır. Bu menhus saldırının gerçek hedefi, hükümetin iç politikada ve özellikle dış siyasette atmış olduğu adımlar olduğu açıktır. Anlaşılan ülkenin çıkarları gözetilerek takip edilen siyaset birilerini rahatsız etmiş ve rahatsız olan taraflar, bu meşum terör olayını piyonlarına gerçekleştirerek hükümete ayağını denk alması gerektiği mesajını iletmiştir. Bu terör saldırısının gerçek hedefi; vatandaşın özgür iradesi ile seçilen ve iş başına gelen iktidarın oluşturduğu ve ülke çıkarlarının korunmasına dayanan politikadır. Bu tür kanlı saldırılar ile hem iktidara aba altından sopa gösterilmiş olur hem de toplumda travmalar oluşturularak iktidar itibarsızlaştırılmaya çalışılır.
Bu durum karşısında toplumun bir bireyi olarak iki farklı tavır takınabiliriz.
Milletin birliğine ve bütünlüğüne yapılmış olan bu kanlı terör saldırısı bize, birlik ve beraberlik içinde hareket ederek tek ses ve tek yürek olmanın tam zamanı olduğunu göstermiştir. Ecdadın emaneti olan bu topraklar, ancak güçlü aidiyet hissi taşıyan ve birlikte hareket eden nesiller ile gelecek kuşaklara bırakılabilir.
Merhum milli şairimiz, ihtiyaç duyduğumuz ve bizi ayakta tutacak olan birlik ve beraberliğin ne kadar önemli olduğunu şu şiiri ile ne güzel ifade etmektedir.
Ayrılık Hissi Nasıl Girdi Sizin Beyninize?
Müslümanlık sizi gayet sıkı, gayet sağlam,
Bağlamak lazım iken, anlamadım, anlayamam,
Ayrılık hissi nasıl girdi sizin beyninize?
Fikr-i kavmiyeti şeytan mı sokan zihninize?
Sizi bir aile efradı yaratmış Yaradan;
Kaldırın ayrılık esbabını artık aradan.
Bir değil mahvedilen devlet-i İslami’ye…
Girdiler aynı siyasetle bütün makbere ye.
Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez;
Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.
İşte Fas, işte Tunus, işte Cezayir, gitti!
İşte Irak’ı da taksim ediyorlar şimdi.
(Mehmet Akif Ersoy)
Cenab-ı Allah Şehitlere rahmet, geride kalan yakınlarına sabır, insanımıza şuur ve feraset, Alem-i İslam’a güzel günler ihsan eylesin (Amin).
SOSYOLOJİ
08 Mayıs 2024FELSEFE
08 Mayıs 2024FELSEFE
08 Mayıs 2024MANŞET
08 Mayıs 2024