DOLAR 32,5451 0.01%
EURO 34,9203 0.19%
ALTIN 2.429,590,27
BITCOIN 2061399-4,07%
Ankara
25°

PARÇALI BULUTLU

20:01

AKŞAM'A KALAN SÜRE

Banner 728x90
Banner 728x90
Irak’ın Kut Şehrini Kendine Soyad Eyleyen Halil Paşa

Irak’ın Kut Şehrini Kendine Soyad Eyleyen Halil Paşa

ABONE OL
1 Şubat 2018 15:56
Irak’ın Kut Şehrini Kendine Soyad Eyleyen Halil Paşa
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Yaşım gereği yıllarca yabancı kültürlerin zerk edildiği, dizilerle-filmlerle büyüdüm. Ne yazık dönemin, ülke sektörü de geçmişi ile eğlenen, kültürünü yer ile yeksan eden yapımları üretip durdu.

Hocaların ayyaş, rahiplerin aziz olduğu zamanın televizyonu…

Ramazan’ı göremediğimiz, ezansız dizilerde büyüdük. Gelen bayram da Ramazan Bayramı değildi, şeker bayramıydı.

Kurban Bayramında, kurban etinin yanında, içilen içkileri bile gördük. Bir de bunları aile dizisi diye satarlardı bize. Kanal da yok, başka bir eğlence de yok, kül ol kültür ol zamanı da değil, erkenden geldiğimiz evlerimizde bazen ailece, bazen de eş dost seyrettik bu üretilenleri, vergilerimizle maaşlarını alan, ilke-edep derdi olmayan devlet televizyoncuları sayesinde.

Ekranlarda yabancı efsaneler, yabancı kahramanlar, yabancı masallar nasıl etkilerdi bizi!

Adamlar bir kilise düğünü, bir vaftiz töreni verirlerdi, en az yarım saat, biz de ekrandan canlı yayını izler gibi izlerdik.

Biz sanki yeni bir millettik, yoktu bir numaramız, sağdan soldan toplaya toplaya kendimize bir kültür oluşturacaktık. Sağ olsun televizyon elinden geldiğini ardına koymuyor, zerk ediyordu bize elin ritüellerini.

Yöneticiler değişince medya da değişti çok şükür. Ülke olarak geleneksel halimize saygı duyan dinimizin farkına varan en önemli işi geçmişimizi değerli bulan oldu medya.

Ben kendi şahsıma hala medyaya yüzde yüz güvenemiyorum, güç odağını kendine merkez alanları, içinde gırla. Samimi Türkiyeli medya, var muhakkak yetiştiler onlar da çok şükür.

42 yıldır al bayrağımın gölgesinde nefes aldığım, çoluğa çocuğa karıştığım ülkemde, evlatlarım onun bunun kültürüne maruz kalmaktan kurtarıldı, kahramanlarımızın şanlı hikâyelerini seyrediyorlar.

Kahramanlık hikayelerimize de her geçen gün yenisi ekleniyor. Meryem Uzerli’nin Hürrem olduğu, entrikanın cirit attığı Osmanlı dizileri dönemi de bitti.

Kudüs’te hayratları olan bir hasekiyi, sadece entrikadan ibaret bir kadın olarak tanıtan medya da bizimdi, yerliydi ne yazık ki!

Vecihi Hürkuş’u şaşkın pilot eden de aynı sektör. Döneminin onca şanssızlığına rağmen yılmayan dahi Vecihi Hürkuş’a bile yapabildiler bunu!

Onca aymazlığa bir de eloğlunun saygısızlıkları da eklendi arada.

Mesela bu seneye damgasını Fahrettin Paşa vurdu ilk. Kendini bilmez bir bedevi Bakanın lafları ile tanıdı bu millet Fahrettin Paşa’yı, Çöl Kaplanı, Hicaz Kaplanı, Fahrettin Paşa’yı. Son Osmanlı için mücadele etti, en çok Allah rızası için mücadele etti. Çiğnetmek istemedi kutsal beldeleri gavura. Teslim etmedi kutsal emanetleri gavura.

Bedevi Bakan farkında olmadan bir değerimizi bize hatırlattı.

Şimdi de Halil Kut. Irak’ın Kut şehrini kendine soyad eyleyen Halil Paşa. İşini bitirmek isteyen tek dişi kalmış canavar medeniyete, yedirmedi Müslüman Kut şehrini.

İslam dünyasına moral Türkiyeli’ye gurur oldu bu son zafer o zaman, şimdi de ümmete kılavuz olacak inşallah.

Oysa ne zaferler daha gizliydi tarihin sayfalarında.

Çanakkale zaferini servis etmişlerdi bize, sadece avunun bunla diye. Koskoca Çanakkale boğazına düşman gemilerini gömmemizi, gizleyemediler gelecekten. Ülkeyi belki de nerelere taşıyacağı hayal bile edilemeyen, eğitimli gençlerimizi yediler o Çanakkale’de de, gene kaybettiniz dediler siz savaşı.

Savaş onların oyunuydu çünkü savaşa da sokacak savaştan da mağlup çıkaracaklardı bizi.

Katlanamadıkları karakterimizdi. Yüzlerce yıl, farklı dinlere mensup diyarları, huzur içinde yönetip, bayındır eylememizdi katlanamadıkları. Osmanlı deyince gözleri parlayanlara, umut ile Osmanlıyı bir görenlere ifrit oluyorlardı.

Cumhurbaşkanım şu an o parıltıları topluyor, Somali’den, Tunus’tan, Sancak’tan. Mazlumlara el ediyor, tek dişi kalmış medeniyet canavarına yem etmiyor onları.

Yönetenlerin başarısı malum bir de kahramanlar itibar tazeleyedursun.

Böylesi bir milleti anlatan daha da yapımlarımız olsun. Öyle paşalar, öyle sultanlar, öyle hanımlar, öyle alimler var ki Türkiye’nin temelinde, huzur bulsunlar makamlarında, Fatihalar gitsin makamlarına, en önemlisi gençliğimiz temelini bilsin ve gelecekteki rolünü kavrasın çok daha güzel günler görelim inşallah.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.
Tüm Yorumlar (1)
  • Zeyneb

    Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.
    Ne hazin,
    müstevlilerin siyasi emellerine ulaşmaları için herşeyi mübah gören dahili ve harici bedhahlar; yaptıkları keyfi zulümlü ve hatalarını legalleştirmek için kendi Atatürk’ünü üretti.
    Harici bedhahlar her dönem kendilerine maşa bulabildi,
    Ancak biz, dünyada büyük zulümlere, katliyamkara kurtarıcı olmayı günlük çıkarlarımızın üstünde tuttukça
    Allah mazlumların duasını kabulü için korudu.
    Bir mazlumun duası dünyayı tersine döndürür


HIZLI YORUM YAP
İstanbul escort Samsun escort Mersin escort Eskişehir escort